kidologlogo

Okula Uyum Süreci

Okula uyum süreci çok boyutlu olarak ele alınması gereken bir kavramdır. Çocuğun akademik beklentilere, bilişsel olarak okulun görevlerine, arkadaşlarına ve öğretmenlerine uyum sağlaması beklenir. Çocuk ilk kez anne ve babasının sağladığı güvenilir ortamı terk ederek güvenli ortamı olan evinden farklı bir yerde zaman geçirmeye başlar. İlk olarak uyum sağlaması gereken şey okulun büyüklüğü ve getirdiği kurallardır. Bu ortamın kendine ait kurallar vardır ve ondan bu kurallara uyum sağlaması gerekir. Okul öncesi dönemde yeni şeyleri öğrenmesi için belirgin büyük bir beklenti yokken birden yarışmacı bir ortamda kendini bulur.

Okula Uyumunu Etkileyen Faktörler:

a) Çocuğun Okul Öncesi Geçmişi

Okul öncesi eğitim sosyal öğrenme süreçlerini desteklediği gibi, çocuğun kuralları olan bir ortama uyumunu kolaylaştırır. Okul öncesi eğitim almak ilkokula uyum sürecinde en belirgin etkendir (sosyal uyum, öz kontrol, davranış kontrolü ve akademik başarı daha iyidir). Araştırmalar okul öncesi dönemde anne- baba tarafından bakım verilen çocukların, kan bağı gittikçe uzaklaşan kişiler tarafından bakım verilen çocuklara göre okula uyumun daha kolay olduğunu söylemektedir.

b) Öğretmen ile İlişkili Faktörler

Çocuk öğretmeninin sevgisini, ilgisini kaybetmemek için davranışlarına pek çok alanda yön verir. Çocuk açısından bakıldığında öğretmenin sevgi ve ilgilisi çocuğun istenilen görevleri yerine getirmesi karşılığında elde edilen kavramlardır. Bu nedenle pek çok çocuk öğretmenin isteklerini yerine getirmesine rağmen sevginin karşılıksız olduğu anne ve babalarının isteklerini yerine getirmek konusunda çok istekli davranmazlar. Yapılan çalışmalarda çocukların okula başladıktan sonra okul uyumunu etkileyen en önemli faktörün öğretmen öğrenci uyumu olduğunu göstermektedir. Özellikle 1.sınıftaki öğretmen öğrenci uyumunun öğrencinin akademik yaşamının olumlu etkilediği görülmüştür.

c) Arkadaşlar ile İlişkili Faktörler

Okula arkadaşlar için gidilir. Birçok çocuğun ortak fikri okulun en eğlenceli ve güzel yönünün arkadaşlar olduğudur. Olumlu arkadaşlık ilişkileri okula uyumu kolaylaştırır.

d) Aile ile ilişkili Faktörler

Çocuk okula o zamana kadar ailenin verdiklerinin özeti şeklinde başlar. Çocuk ailesinden sorunların çözümüne yaklaşım tarzından, toplumsal olarak çevreye uyum sağlama süreçlerine kadar pek çok farklı kazanım gösterir. Çocuğa ilgili, sıcak, destekleyici bir yaklaşım gösteren, çocuğun ve diğer aile bireylerinin otonomisine saygılı, kendi otonomisi içerisinde sınırların net olarak belirlendiği ailelerde çocuklarda davranışsal sorunlar ve uyum problemleri daha az görülür.Aşırı koruyucu kollayıcı ailenin çocuğun otonomisine izin vermeyecek tarzda sınırlayıcı aile tutumları okul uyumunu olumsuz yönde etkilemektedir. Ayrıca fazlasıyla çatışmalı ebeveyn ilişkilerine maruz kalan çocukların nötr çevresel uyaranları olumsuz uyaranlar olarak algılama eğiliminde olduğunu göstermektedir. Diğer bir deyişle bu çocuklar çevresine daha olumsuz bir bakış açısı ile yaklaşarak daha alıngan bir duruş sergileme eğilimindedir.

e) Çocuğun Gelişimi ile ilgili Faktörler

Okuldaki uygulamaların büyük bir kısmı ince motor işlevler ile ilişkilidir. Okulda geçirdikleri zamanın çocuğunda çocuklar bu becerilerini kullanır (yazı yazma, kesme, yapıştırma, boyama, sportif aktiviteler vb.). Yapılan araştırmalarda motor becerileri iyi olan çocukların okul uyumlarının daha iyi olduğu ve akademik başarılarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Bu konuda diğer önemli noktalardan biriside çocuğun davranışlarını engelleyebilme becerisi ve dikkat süreçleri ile ilgilidir. Davranışlarını daha iyi kontrol edebilen, içinden gelen istemleri engelleyebilen, bekletebilen çocuklar okula uyum ve arkadaş ilişkilerinde daha başarılı olmaktalar, akademik başarıları daha iyidir. Okula başlayan çocuğun psikiyatrik bir sorun yaşaması okul uyumunu belirgin bir şekilde azaltmakta, çocuğun akademik ve sosyal sorunlar yaşamasına neden olabilmektedir. Bu sorunun sıklıkla ailelerin daha çok dikkatini çekmesine rağmen dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ile sınırlı olmadığının, Anksiyete Bozuklukları, Duygu durum Bozuklukları, Davranım Bozukluğu gibi pek çok farklı sorun ile de beraber görülebileceğinin göz önüne alınması gerekmektedir. Bu nedenle çocukta kendi rutini dışında yaşanan hal ve hareketler varsa bu konuda bir uzmandan destek alınmasında yarar vardır.

Anne ve Babalara Öneriler

• Gideceği okul hakkında çocuğa açıklama yapmak ve okulu tanıtmak uyumu kolaylaştırır.

• Okulunun sadece çocukların bulunduğu bir yer olduğu söylenip anne ve babaların bulunmadığı, işe gittiği açıklanmalıdır.

• Aile çocukla okula geliş gidiş saatleri ile ilgili konuşmalı, sadece belli bir zaman dilimi içinde okulda kalacağı söylemelidir. Eğer çocuğu ebeveyn alacaksa, onu alabileceği süreyi, onun anlayacağı terimlerle anlatıp, o süreyi geçirmeden almaya dikkat etmelidir. Çocuğa dürüst olunmalıdır.

• Özellikle ilk günlerde çocuk kapıdan teslim edilip kapıdan teslim alınmalı, servis kullanılacaksa servise bindirilmeli ve vedalaşma mümkün olduğunca kısa tutulmalı. Vedalaşmada çocuk ağlamaya başlasa bile ayrılma konusunda kararlı davranılmalı. (Onu öpüp “Ben şimdi gidiyorum” deyin ve geri geleceğinizi söyleyin. Bunun ne zaman olacağını onun anlayacağı terimler çerçevesinde ifade edin. Sonra elinizi sallayıp yolunuza devam edin. İyi olduğunu kontrol etmek için durup arkaya bakmayın.)

• Çocuk okula birlikte geldiği ebeveyni yanında ağlıyor, onun gitmesine izin vermiyorsa okula bağımlı olmadığı bir kişi tarafından getirilmeli ve okula düzenli devam etmesi konusunda ısrarlı olunmalıdır. Yakınmaya devam etse bile sakin ve kararlı davranılmalıdır.

• Çocuğun okulu reddetmesi durumunda,büyükanne/büyükbaba gibi aileden birinin çocuktan yana tutum göstermesi, ona güç verir ve tepkisini büyütür. Okula gidiş tüm aile bireyleri tarafından desteklenmeli ve aile bireyleri uyum içinde olmalıdır.

• Okula uyumunu veya başarısını başkalarıyla kıyaslamayın.

• Okulla ilgili problemler giderek artıyor ise bir uzmana başvurunuz.

Ortaokula Uyum Süreci

Ortaokula başlayan öğrenci için en büyük değişim sorumlu olduğu tek öğretmenden, kendisini tanımayan ve yeterince sorumluluk hissetmediği çoklu öğretmenli sisteme geçiştir. Çok öğretmenli sistemde öğrenci dersine yeni giren, tanımadığı öğretmenlerden öğrenmeye, onların isteklerini yerine getirmeye hevesli olmaz. Ortaokulların dersine giren branş öğretmeni ise okulda çok sayıda öğrencinin dersine girmek zorunda olduğundan öğrencilerini daha yakından tanımaya ve onların kişisel özelliklerini keşfetmeye zaman bulamaz. Dolayısıyla öğrencileri ile ilişkileri sınırlı olmak zorunda kalır, aralarında yeterli sevgi köprüsü kurulamaz. Çocuk herhangi bir nedenle ilişki kurduğu ve kendisini sevdiğini düşündüğü öğretmenin dersini çalışmaya istekli, ilişki kuramadığı öğretmenin dersine çalışmaya isteksiz davranır. Ayrıca öğretmenlerin verdiği ödevleri verildiği gün değil, gerekli olduğu gün yapan öğrenciler için öğrenme işlemi gerçekleşmez ve ilk başarı düşüşleri yaşanmaya başlar.

Anne/Babalara Öneriler:

● Ortaokula başlayan çocuğunuzdan ilk günden haftalık ders programı doğrultusunda günlük çalışma programı oluşturmasını isteyiniz. Program oluşturmakta güçlük çeken çocuğunuza sizde destek olun.

● Günlük çalışma programı oluşturulurken sırasıyla günü tekrarı, ödevler ve ertesi gün işlenecek derslere hazırlık için yeterli süreleri ayırınız. (Bu sıralama öğrenmenin pekişmesi için gerekli sıralamadır.)

● Öğrencinizin yaptığı programın bir örneğini de siz alarak onun çalışma programına uyup uymadığını denetleyin ve gerektiğinde uyarın.

● Öğrencinizin çalışma alışkanlığı edinmesi için 21 gün kuralını uygulayınız. 21 gün süreyle aynı saatlerde aynı işi yapan insan o işte alışkanlık edinir ve düzenli olarak yapmaya başlar.

● Çocuğunuzun öğretmenleri ile düzenli aralıklarla görüşmeye özen gösterin ve onların önerilerini uygulayın.

● Öğrenciniz her hangi bir sınavda başarısız olduğunda ona büyük bir kabahat işlemiş gibi davranmayınız, başarısızlığının nedenlerini sorgulamasını sağlayınız. Düzenli çalışmadığı için başarısız olmuşsa çalışması için gerekli denetiminizi artırınız. Çalıştığı halde başarısız olmuşsa ona nasıl yardımcı olabileceğinizi sorun.

Diğer bilgiler ve online danışmanlık için tıklayın.

912132

Kişi Okudu

Işıl Bahar
KidologLogo

TR

Teknik Destek
(10:00-23:59)

+90(850) 840 11 39

App Store

Google Play

Spotify

karekod

' Bilinçli ebeveynler mutlu nesiller '

* Kidolog E-Bülten Üyeliği ile Bizden Haberdar Olun

© 2024 kidolog.com /Tüm hakları saklıdır.