Dünya Sağlık Örgütü 2018-2019 yılı obezite verilerine göre, Türkiye'de her 3 kişiden 1'i obez.
TBMM Obezite ile mücadele alt komisyonun raporuna göre Türkiye’de her üç kişiden biri fazla kilolu veya obez. Rapora göre, kadınlarda obezite oranı %39,1 iken erkeklerde bu oran %24,5.
Dünya genelinde ise 2016 yılı verilerine göre 5-19 yaş arası 340 milyondan fazla, çocuk ve ergen aşırı kilolu veya obezdi. 18 yaş ve üzeri 1,9 milyardan fazla yetişkin aşırı kiloluydu. Bunlardan 650 milyondan fazla yetişkin obezdi.
Bir zamanlar yüksek gelirli bir ülke sorunu olarak kabul edilen aşırı kilo ve obezite, düşük ve orta gelirli ülkelerde, özellikle kentsel bölgelerinde giderek artıyor. Örneğin Afrika'da 5 yaş altı aşırı kilolu çocukların sayısı 2000 yılından bu yana yaklaşık %24 arttı.
Her yıl dünya üzerindeki 4 milyondan fazla insanın aşırı kilolu veya obez olmanın bir sonucu olarak ölmesiyle obezite salgın olarak nitelendirilmeye başlandı.
Obezite nedir?
Obezite olarak sınıflandırılmak için kişinin kilogram cinsinden kilosu, boyunun metre cinsinden karesine bölünür(kg/m2). Eğer çıkan sonuç 25 ve üstü ise fazla kilolu, 30 ve üzeri ise obez olarak sınıflandırılır. Ancak bu hesaplama kişinin vücudundaki yağ oranı hakkında bize kesin bilgi vermemektedir. Bel çevresi ölçümü; karın bölgesindeki yağlanmanın ve obezitenin takibi için daha öncelikli olmalıdır. En doğru bel çevresi ölçümü ise göbek deliği çevresinden yapılan ölçümdür. Bel çevresinin kadınlarda 90-100 cm, erkeklerde ise 80-90 cm ve fazla olması sağlığımız için risk oluşturmaktadır.
Obezite, vücudumuzda sağlığımızı kötü etkileyebilecek aşırı yağ birikimi olarak tanımlanır. Gün içerisinde besinlerle aldığımız enerjinin, hareket ve egzersiz ile kaybettiğimiz enerjiden fazlası vücudumuzda yağ olarak depolanır. Özellikle karın bölgesindeki yani iç organlarımızın çevresindeki yağlanma sağlığımız için tehlikelidir. Çünkü başta diyabet olmak üzere, kanser, kalp, kas ve iskelet hastalıkları gibi birçok hastalığı beraberinde getirebilmektedir.
Obezitenin başlıca nedeni yağ ve şeker oranı yüksek besin alımının artması ve bununla birlikte sanayinin ve teknolojinin gelişmesiyle hareketsiz yaşamın artmasıdır. Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (EKİÖ)’ ne göre, enerjisi yoğun gıdaların kalori içeriğinde %20'lik bir azalma bireylerin sağlığı ve ülkelerin ekonomisi için önemli faydalar sağlayabilir. Ayrıca EKİÖ, dünya çapındaki 42 ülkede böyle bir plan uygulansaydı, başta kardiyovasküler hastalıklar olmak üzere yılda 1 milyondan fazla kronik hastalık (diyabet, yüksek tansiyon vb.) vakasının önlenebileceğini öne sürmüştür.
Covid 19 ve Obezite
2020 yılında yapılan bir araştırmada Amerika başta olmak üzere 9 ülkedeki araştırmalar incelenmiş ve obezitenin Covid 19 hastalarında hastaneye veya yoğun bakıma yatışı ve ölüm riskini artırabileceği sonucuna varılmıştır. Ayrıca karın bölgesindeki yağlanması fazla olan insanlarda ciddi Covid 19 sonuçları görülmüştür. Bu nedenle eğer fazla kiloluysanız veya bel çevreniz riskli aralıktaysa en yakın dahiliye uzmanına ve diyetisyene başvurmalı ve düzenli takibi sürdürmelisiniz.
DYT. BURCU KARA
Acıbadem Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünde lisans eğitimini tamamlamıştır. Tezini “Glutensiz Diyete Yönelik Deneyim, Algı ve Bilgi Kaynaklarının Belirlenmesi” üzerine yapmıştır. Acıbadem Üniversitesinde düzenlenen 9. Ulusal Sağlıklı Yaşam Kongresinde sözel bildiri olarak sunulan tezi üçüncü olmuştur.