Görsel Algı Problemleri

Görsel Algı Problemleri

Görsel algı 3-7 yaşları arasında gelişim gösterir. Ancak bu dönemde herhangi bir neden bağlı olarak engellenmiş çocuklarda görsel algılama problemleri görülmektedir. Görsel algı sorunu yaşayan çocuk tahtada yazılı olan yazıyı deftere geçirmekte zorlanmaktadır. Algılama yetisi belirli kavramların kazanılmasında etkili olmaktadır. Görsel algı yeteneği çocuğun duygusal durumunu da etkilemektedir. Anaokulunda resim yapmakta, kâğıt kesmekte zorlanan çocuk zamanında okumayı öğrenmekte zorlanacak ve istediğini yazarak anlatmakta güçlük çekecektir. Bunların sonucunda da çocuk kendisini beceriksiz başarısız olarak görmeye başlayacaktır. Kendine güveni azalacaktır. Buna aile ve öğretmen de tepki gösterirse durum daha karmaşık hale gelecektir. Çocuk duygusal olarak çöküntüye düşebilir.

Maksimum düzeydeki bir görsel algı gelişimi normalde 3,5-7,5 yaşları arasında gelişme göstermektedir. Ama yapılan araştırmalar sonucunda bütün sınıflarda görsel algı gelişimi konusunda geri kalmış çocuklar mevcuttur. Bu tip çocuklar anaokulunda veya ilköğretimde müfredatın getirdiği ders programında gerekli çalışmaları yapamamaktadırlar. Çünkü yeterli görsel algı gelişimine ulaşamamışlardır. Algısal yetersizlikler sinir sistemindeki bir bozukluktan, ciddi boyuttaki bir duygusal rahatsızlıktan ve çoğunlukla sosyoekonomik açıdan zayıf ailelerin çocuklarında görülmektedir. Bu durumun zamanında teşhis edilmesi sonradan çıkabilecek sorunların önüne geçmesine engel olabilmektedir.

Ayrıca yapılan araştırmalar sonucunda dokuz ve on yaşında olup henüz görsel algılama güçlükleri kesin ve tam olarak belirlenmemiş çocuklarda vardır. Bu çocukların geçmişlerinde yer alan kesme, yapıştırma, yırtma, yazma, çizme ve top oynama gibi etkinlikler esnasında göstermiş oldukları öğrenme sorunlarının şiddetle desteklediği üzere, bu çocuklar algısal eksikliklerinin sonuçlarına katlanmaktadır.

Okuma öğrenme noktasında görsel gelişim üzerine birçok çalışma yapılmıştır. Frostig Merkezinden elde edilen verilere göre görsel algı becerisi, özellikle mekânsal ilişkiler algılamadaki beceri çocuğun matematik başarısı etkilediği görülmüştür.

Bütün bunların yanında, görsel algı sorunu yaşayan çocukların yazı tahtasındaki yazıları deftere geçerken bile büyük sorunlar yaşadıkları tespit edilmiştir. Çocuk görsel uyaranı, örneğin; dikey düzlemdeki bir yazıyı deftere ya da bir kitaptan alıntı yaparken kaldığı yeri kaybetme gibi sorunlar yaşayabilir.

Bu bahsedilen nedenlerin ötürü okul öncesi eğitim kurumlarında, birinci sınıflarda normal ders programının bir parçası olarak, önleyici eğitim programları bulundurulmalıdır. Hem düzeltici hem de uygulayıcı programlar çocuklar okul hayatına başlamadan önce uygulanırsa daha etkili olabilmektedir.