kidologlogo

Çocuklarda Ödül-Ceza Kavramı Nedir?

Yaşam boyu devam eden ancak ikinci çocukluk döneminde (6-2 yaş)  ivme kazanan süreç çocuğun davranışının şekillendiği süreçtir. Davranışlarımız  belirli kural ve kalıplarla şekillenir. Kurallar hayatımızın içinden olup,öz disiplini sağlamayı desteklerken sonuçları da kuralları desteklemektedir. Bundan yola çıkarak ödül-ceza da hayatın doğal akışında karşımıza çıkan olgulardır. Çocuk bunu hayatın doğal bir seyri olarak algılamalıdır. Çocuğu doğal olanla, güvenli iletişim kurarak karşı karşıya bırakmak tercih edilenidir. Ödül olumlu davranışların artması,öğrenmeyi pekiştirmesi ve istenilen davranışa ulaşmak için kullanılır. Ödüller kısa vadede çocuğa olumlu davranış için motivasyon sağlasa da ödül ortadan kalktığında çocuk öğrenmeyi bırakır. Çocuk ödüle sürekli maruz kaldıkça verilen ödülden haz almamaya başlar, aileler de bunun yeniden sağlanması için her zaman daha büyük ödüller ortaya koyar ancak bu motivasyonu kalıcı yapmaz. En önemli nokta ise sürekli ödül verildiğinde çocuğun sorumluluğunda olan şeylerde dahi ödül bekler ve buna bağlı olarak sorumluluk bilinci gelişmez.
Ceza ise olumsuz ve istenmeyen davranışı engellemek ve önlemek için verilen bir tepkidir. Ceza aslında uzun süreli problemlere verilen kısa süreli bir çözüm yoludur. Ceza, çocuğun olumsuz davranışlarını engellemeyi amaçlar fakat burada dikkat edilmesi nokta ceza kavramı korkuya dayanmamasıdır, ceza korkuya dayandığında olumsuz duygulara sebep olabilir. Çocuklar yanlış veya hatalı bir davranış yaptığı zaman ebeveynlerin tepkisiz kalması da, o yanlışın devam etmesine yol açar. Ayrıca çocuğa mutlaka istenen davranışın söylenmesi ve doğru davranışı göstermemiz gerekir aksi halde çocuk neden ödüllendirildiğini ya da neden tepki verildiğini anlamayacaktır. Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer şey ise anne ve babanın, yanlış davranışa aynı tepkiyi vermesidir,ebeveynler kendi içlerinde tutarlı olmalıdır. Ceza kavramında amaç,çocuğun iç görü ve farkındalık kazanmasını sağlamaktır ancak zaman zaman disiplin ve ceza kavramları birbirin yerine kullanılıp karıştırılmaktadır. Ceza ve disiplin birbirinden iki farklı kavram olup, disiplin çocuğun-bireyin doğru ve yanlışlarını algılamasını sağlayıp,çocuğu yanlışa hazırlarken, ceza çocuğun yanlışa odaklanmasına neden olur.Cezalandırılan çocukların,davranışlarını kontrol edip,disiplin geliştirebilmesi oldukça güçtür. Disiplin çocuğun doğru davranışları içselleştirmesine ve davranışlarının kontrol edilmesine yardımcı olur,yani aslında çocuğun kendi kendini kontrol edebilme dürtüsü geliştirir aksi takdirde çocuklar ebeveynleri tarafından sürekli kontrol edilip yönetilen, dışa bağımlı bireyler haline gelir ve sürekli anne babanın yardımına ihtiyaç duyarlar.Dikkat edilmesi gereken başka bir nokta ise,çocuğa kazandırmaya çalıştığımız her davranışı önce ebeveynlerin gerçekleştirip uygulaması gerekir çünkü çocuklar anne ve babalarını rol model alır.Ebeveynlerin öz disiplinli oluşu,çocuğun disiplin kavramını içselleştirip hayata geçirmesinde daha etkili olacaktır. Çocuklar her ne kadar sınır kavramından hoşlanmasalar da aslında sınırlara ihtiyaç duyarlar.Sınırları belli olan çocukların daha güvende hissettiğini,sınırlar belirsizleştiğinde ise korktuklarını söyleyebiliriz.Çocuklar sınırların ve kuralların olduğu bir dünyada olduklarını bilmeleri gerekir ki  herhangi bir sınırla ya da bir kuralla karşılaştıklarında davranış problemi oluşmasın ve kendi başlarına yaptıkları davranışların olumlu ya da olumsuz sonuçlarını öngörüp sorumluluğunu almaya hazır olabilsinler. Hayatın içerisinde davranışlarımızın sonuçları ile karşılaşırız,bu hayatın doğal sürecidir. Fakat ebeveynler olarak çocukların sonuç görmesini engelleyip,olumsuz davranışta sadece ceza kavramına yönelirsek çocuğun özgüvenini zedeleyip, kendini ifade edebilme becerisine ket vurmuş oluruz. Her ailenin probleme müdahale etme biçimi farklıdır, her çocuk da problemi çözme ve yönetme de farklı yollar geliştirebilir. Çocuğa bir davranışı kendilerini yargılanmış,dışlanmış ve kötü hissettirerek öğretemeyiz.Burada ailelerin dikkat etmesi gereken tek nokta çocuğunu tanıyıp, onu farkındalıklarını geliştirerek büyümesini sağlamak ve sevildiğini hissetirmesidir. Her çocuğun ifade biçimi farklı olmakla birlikte her çocuğun ortak noktasının sevgi,ilgi,şefkat ve iletişim olduğunu unutmamalıyız.

92356

Kişi Okudu

Dilayda Işık
KidologLogo

TR

Teknik Destek
(10:00-23:59)

+90(850) 840 11 39

App Store

Google Play

Spotify

karekod

' Bilinçli ebeveynler mutlu nesiller '

* Kidolog E-Bülten Üyeliği ile Bizden Haberdar Olun

© 2024 kidolog.com /Tüm hakları saklıdır.